56) Sırât
19 Haziran 2021
58) Cehennemin Evsâfı
19 Haziran 2021

CENNET VE CEHENNEM

Cennet: Büyük ve müzeyyen (=süslenmiş) bir mahaldir ki anda göz görmedik, kulak işitmedik, hâtır ve hayâl-i beşerden aslâ geçmedik nice niam-ı cismâniyye ve lezâiz-i rûhâniyye vardır. Cehennem: Büyük bir mahall olub her nevi’ azâb-ı cismânî ve âlâm-ı rûhâniyyeyi (=rûhânî elemler) müştemildir. Âyât-ı Celîle ve Ehâdîs-i Şerîfe’nin sûret-i kat’iyyede delâlet eyledikleri vech üzere her ikisi de el’ân mevcûd ve mahlûkdur. Fakat kavl-i tahkîke göre mekânları yakînen ma’lûm değildir.

Mahşer halkının hesâbı nihâyet buldukdan sonra kimi cennete, kimi cehenneme, kimi de a’râfa sevk olunacaklardır. Her ümmetden mü’min-i mutî’ler ile mağfiret-i samedâniyyeye mazhar ve şefâat-ı peygamberâna nâil olan mü’minler sırâtı geçüb cennete gireceklerdir.

Şefâatden mahrûm olub da mazhar-ı afv olamıyan büyük günâh sâhibi mü’minler ile bi’l-umûm kâfirler, dînsizler ve îmânsız olarak ölenler cehenneme gireceklerdir. Büyük günâh sâhibi mü’minler günâhları mikdârı yanarak terbiye ve tathîr edildikden sonra şefâat-ı peygamberiyye ile cehennemden çıkub cennete gidecekleri gibi a’râfda bulunan mü’minler orada hafîf sûretde bir nevi’ azâb gördükden sonra cennete gideceklerdir. Bundan sonra mü’minler dürlü dürlü ni’metler ile mütene’im ve mütelezziz oldukları hâlde ebedî cennetde kalub hiç çıkmazlar. Kâfirler, dînsizler, şeytânlar da çeşid çeşid azâblar ile muazzeb olarak ebedî cehennemde kalub aslâ oradan çıkamazlar. Ne ehl-i cennet ve ne de ehl-i cehennem içün fîmâ ba’d (=bundan sonra) ölüm yokdur.

[Büyük Şehîd İskilibli Muhammed Âtıf Hocaefendi, Mir’atü’l-İslâm, 1332 Baskı, sh: 75-76]

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir