24) Evsâf-ı Enbiyâ
21 Mart 2021
26) Havârıkın Envâ’ı
4 Nisan 2021

MU’CİZÂT

 

Bir peygamberin peygamber olduğuna delîl ve şâhid mu’cizedir.

Mu’cize: Peygamberlik iddiâ eyleyen zâtın yedinde bu iddiâsına mukârin ve anı musaddık olmak üzere âdet ve sünnet-i ilâhiyyeye (kavânîn-i tabîiyyeye) mugâyir olarak taraf-ı ilâhîden halk olunan hârikadır.

İzn-i ilâhî olmadıkca hiçbir peygamber içün bir mu’cize ızhârı mümkin değildir. Zîrâ Cenâb-ı Hakk Kur’ân-ı Kerîm’inde buyurmuşdur ki:

 

“Cenâb-ı Hakk’ın izin ve irâdesi olmadıkca hiçbir rasûl içün hiçbir âyet ve mu’cize getirmek mümkin olmaz.” (Sûre-i Ra’d, 38. Âyet-i Kerîme)

Ba’zı ukûl-ı kâsıra erbâbı tarafından (Böyle kavânîn-i tabîiyye hâricinde bir hâdisenin vukû’u mümkin olamaz) yollu i’tirâz olunursa deriz ki:

Bu kâinâtı ve bütün esbâb ve kavânîn-i tabîiyyeyi yokdan var eden Hâlık Teâlâ Hazretlerinin kudretinin azameti, ilminin kemâli, masnûâtda ya’ni bu âlem ve dünyâda akılları hayretlere garkeyleyen bunca tedbîr-i acîbî mülâhaza olunursa insanlara doğru yolu göstermek üzere me’mûr buyurduğu Peygamberân-ı İzâm Hazerâtının da’vâlarında doğru olduklarını ve taraf-ı ilâhîden kendilerine peygamberlik rütbesi ihsân olunduğunu bilâ şübhe isbât etmek ve bunu insanlara anlatmak hikmetine binâen taraf-ı ilâhîden esbâb-ı mu’tâde ve kavânîn-i tabîiyyenin hilâfında sebebsiz veyâ diğer gizli sebeblerle hârika vücûda getirmesinde hiçbir gûnâ mahzûr-ı aklî bulunamayacağında ve tamâmıyla muvâfık-ı akıl ve hikmet olacağında aslâ şek ve şübhe edilemez.

[Mir’atü’l-İslâm, Büyük Şehîd İskilibli Muhammed Âtıf Hocaefendi, 1332 Baskı, sh:31-34]

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir