Ayasofya, Kin Kapısı, Akdamar Kilisesi…
29 Mayıs 2018
Yeni Hıristiyanseverler…
22 Aralık 2018

AKP EŞİTTİR CHP DEĞİL AMA, BU BENZERLİK  NE?

Ali EREN Hocaefendi

 

Değerli okuyucular, bu yazıya niçin bu başlığı koyduğumu aşağıdaki iki haberi okuyunca anlayacaksınız.

Birinci haber şöyle:

CHP’den CAMİ AVLUSUNDA KONSER SKANDALI!

İzmir’in Çeşme ilçesine bağlı Alaçatı Beldesi Belediyesi, mülkiyetinde olan Pazaryeri Camii bahçesinde,13-14 Nisan 2013 tarihinde “Ot Festivali” ve klasik müzik konseri düzenledi.

Caminin mülkiyetinin Alaçatı Belediyesi’ne ait olduğunu ifade eden Çeşme Müftüsü Yahya Akman, “Bize bu tür etkinliklerle ilgili olarak hiçbir müracaat yapılmıyor, bizden izin alınmıyor. Belediyenin mülkiyeti olduğu için de biz mani olamıyoruz” dedi.

Bağımsız Diyanet Hizmet-Sen Genel Başkanı Ömer Lapçin, “Caminin her ne kadar mülkiyeti belediyeye ait olsa da, dini ibadete saygı açısından bu yapılmamalıydı. İbadethaneye saygı göstermeyen belediye başkanını kınıyorum” dedi.

Bu konseri Müslümanlara yapılan bir saygısızlık olarak değerlendiren Lapçin, “Bu festival bu güne kadar caminin bahçesinde yapılmayıp da neden illaki bu sene caminin bahçesinde yapılıyor. Camimizden, ibadethanelerimizden ellerini çeksinler. Bıraksınlar rahat rahat ibadetlerimizi yapalım” diye konuştu.

CHP’li Alaçatı Belde Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç ise, cami avlusunda yapılan konsere izin vermesi hakkında konuşmaktan kaçındı.

İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı Başkanı Şakir Eczacıbaşı, 32. Uluslararası İstanbul Müzik Festivali çerçevesinde Sultanahmet Camii iç avlusunda konser düzenlenmesi için Diyanet İşleri Başkanlığı’na yazılı resmi başvuruda bulunmuştu. Diyanet İşleri Başkanlığı bu talebi “MABETLER, İBADETHANE HARİCİNDE KULLANILAMAZ” diyerek reddetti ve “Bu mekân, son cemaat mahalli olması ve cemaatin özellikle Cuma ve Bayram günlerinde burada namaz kılınması sebebiyle ibadet yeri hükmündedir. Bu mekânlarda yapılacak etkinliklerin cami adabına ve halkımızın cami anlayışına uygun olması gerekir. Ayrıca 6570 sayılı Kanun’un 1. maddesinin 2.nci fıkrasında, “Mabetler kiraya verilemez ve ibadethane haricinde hiçbir iş içinde kullanılamaz” hükmü bulunmaktadır” diye cevap verdi.

Türk Diyanet Vakfı-Sen İzmir Şubesi Başkanı Hasan Biga da, olaya tepki gösterdi.

CHP’li belediye, yaklaşık iki yıl önceki restorasyonda caminin minber, kürsü ve müezzin mahfilini yerine koydurmamış, musalla taşı ve şadırvan için de düzenleme yaptırmamıştı.

1923’te kiliselikten camiye çevrilen bu mekân, 90 yıldır cami olarak kullanılıyor. Alaçatı Belediyesi tarafından 2010 yılında ise restorasyonu başlatılan Pazaryeri Camii’nde, kilise unsurları ortaya çıkarılmıştı…

***

Değerli okuyucular, birinci haber böyle. İkinci habere şu soru ile başlayalım:

Beterin beteri var. Konseri ya caminin avlusunda değil de içinde yapsalardı?

İşte soru bu…

Caminin içinde olanlar da oldu desem hayret edersiniz değil mi?

Evet! Câminin içinde bir şeyler oldu ama konser olmadı. Daha kötüsü oldu.

Ne oldu?

Caminin içinde âyin oldu.

Konser doğrudan doğruya Hıristiyanlık alâmeti değildir, ama âyin tam tamına Hıristiyanlığa aittir.

Bir kimse meselâ açık arazide konser verse bu kimseye asla kâfir denilemez. Ama nerede yapılırsa yapılsın, ayin Hıristiyanlığa ait olduğu için, bu ayini yapanlar Hıristiyandır,  Hıristiyanlık da İslam inancına göre kâfirliktir.

Buyurun şimdi de konserden daha fena olan cami içinde hıristiyan âyini başlıklı 1 Haziran 2011 tarihli haberi okuyalım:

CAMİYİ KİLİSEYE ÇEVİRDİLER

RUM PATRİĞİ CAMİDE AYAKKABILARIYLA RUMCA AYİN YAPTI.

İzmir’in Çeşme ilçesine bağlı Alaçatı beldesindeki tarihî  Pazaryeri Camii’nde, 29 Mayıs 2011’de Cumhuriyet tarihinin en önemli olaylarından biri oldu. Alaçatı Pazaryeri camiine, Fener Rum Patriği Bartholomeos ve yanındaki papazlar ayakkabı ile girdiler ve 150 kişilik bir kalabalıkla ayin yaptılar.

2010 yılında bu camide restorasyon kararı alındı. Tamir sırasında, camide bulunan ve İstanbul’un Fethi’nden sonra Ayasofya’da yapıldığı gibi kapatılmış olan hıristiyan ikonaları ortaya çıkarıldı. Camide namaz için ise sadece perde ile kapatılabilir bir sistem yapıldı. Bir tiyatro sahnesi gibi kullanılan bu düzenekle, cami, namaz vakitleri dışında; başta Yunanlılar olmak üzere ziyaretçilere açıldı.

29 Mayıs 2011 Pazar günü, Rum Patriği Bartholomeos ve yanındaki papazlar ayakkabılarını çıkarmadan (galoş giyerek) camiye girdiler ve Ortodoks ayini yaptılar. Papazların camiye girip perde ile ikiye ayrılan ikonalı bölümde ayin yapmaları ilk kez görülen bir olay oldu.

Patrik Bartholomeos’un ayin sonrasında yaptığı şu açıklama ise ibret vericiydi:

“Geçen Pazartesi günü Kültür ve Turizm Bakanımız Ertuğrul Günay ile Topkapı Sarayı’nda İstanbullu Rum ressamların sergisini açtık. Sayın Bakan “Anadolu topraklarında ne kadar kültür yaşanmış ise onları korumayı ve geleceğe taşımayı bir insanlık görevi sayıyoruz. Anadolu toprağında var olan bütün anıtlara, inanç merkezlerine aynı saygı ile yaklaşıyoruz. Bunların ayakta kalması ve geleceğe taşınması konusunda yoğun çaba sarf ediyoruz” dedi. Sevgili dostlarımız bu akşam şirin Alaçatı’da bize lütfettiği bu imkanlar için şükrettiğimiz bu mükemmel eserin bugünkü görünümü, Sayın Bakan’ın sözlerinin en iyi ve somut ispatıdır. Kendisine, hükümetimize, devletimize memnuniyetimizi ve tebriklerimizi ifade ediyoruz. Avrupa Birliğinin kapısını aralayan, Avrupa camiasına tam üye olmaya çalışan ülkemize layık olan inisiyatifler ve davranışlar diliyorum. Türk-Yunan dostluğu için de hayır dualarımızı ediyoruz.”

Hükümetin, Hıristiyanların camiye girip ayin yapmalarına izin vermesi Müslümanlar tarafından hayretle karşılandı.

Ayinin ayrıca 29 Mayısta yani İstanbul’un fethedildiği gün yapılması da akıllara “Bu ayin İstanbul’un fethine bir karşılık mı?” sorusunu getirdi.

Ayinin ille de kiliseden çevrilen bir câmide yapılmak istenmesi de enteresan bulundu…

Evet değerli okuyucular! İşte size aynı cami ile alakalı ayrı iki haber.

Birinci haber cami avlusunda yapılan konserle  ve CHP’li belediye ile ilgili.

İkinci haber caminin içinde yapılan Hıristiyan ayiniyle ilgili ve AKP hükümeti ile ilgili.

Yazımızın başlığını tekrar okuyalım:

AKP eşittir CHP değil ama, icraattaki bu benzerlik ne?

 

(21/04/2013)

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir